Web Günlüğü

The Walking Dead (Yürüyen Ölüler)

Son aylarda izlediğim bir Amerikan yapımı dizi The Walking Dead (Yürüyen Ölüler). Dizinin konusu bir zombi kıyameti sonrasında yaşananları anlatıyor. Dizinin baş rol oyuncularından Rick Grimes (Anrew Lincoln) bir polis şefi. Rick bir gün silahlı bir çatışma sonucunda ağır yaralanıp hastanede komada yatıyor ve birgün komadan uyandığında hastanenin ve yaşadığı kasabanın tamamen harap olduğunu, terk edildiğini ve dünyasının artık eskisi gibi olmayacağını görüyor. Rick yaşadığı onca zorlukların sonunda yaşayan bir grup insan bularak ailesini yani karısını ve oğlunu bulmaya çalışıyor. Bu uzun ve zorlu yolun sonunda ailesini bulan Rick az da olsa huzura kavuştuğunu zannederken zombilere karşı olan mücadelesi halen devam ediyor.

Dizinin konusundan da anlaşılacağı üzere korku ve dram üzerine kurulmuş bir dizi. Normalde bu tip dizileri seven ve izleyen birisi değilim. Fakat birkaç yerde denk gelmişti ve izlemeye başlamıştım. Tabi izlemeye başlayınca artık bırakamaz hale geldim. Dizinin şuan ikinci sezonu yayınlanmakta. Ben birinci sezonu geç fark ettiğim için sonradan izledim ve şuan ikinci sezonu izlemeye devam ediyorum. Birinci sezon 31 ekim 2010 tarihi ile 5 Aralık 2010 tarihi arasında 6 bölüm olarak yayınlanmış. İkinci sezon ise 16 Ekim 2012 tarihinde başlamış olup halen devam etmekte. Bu sezon şuana kadar 12 bölüm yayınlandı ve sezon finali olan 13.bölüm 18 Mart Pazar günü yayınlanacak. Dizinin daha fazla ayrıntısına girmek isterdim fakat izleyenler zaten bütün olayları biliyordur, izlemeyenler için de sürpriz olsun izlesinler diye detaya girmiyorum :) Bu arada dizi Türkiye'de FX kanalında Dijitürk'te 113.kanalda D-Smart da ise 15.kanalda her Pazar saat 22.00'da altyazı olarak yayınlanıyor.

Dizinin Baş Rol Oyuncuları
Rick Grimes (Andrew Lincoln)
Lori Grimes (Sarah Wayne Callies)
Carl Grimes (Chandler Riggs)
Shane (John Bernthal)
Glenn (Steven Yeun)
Dale (Jeffrey DeMunn)
Andrea (Laurie Holden)
Daryl (Norman Reedus)
T-Dog (Irone Singleton)

Blog Açma ve Blog Yazmaya Başlama

Blog ve blogculuk ile ilgili yazılar yazmaya Blog Nedir yazımla başlamıştım. Bundan önceki blog ve blogculuk ile ilgili yazımda blog'un anlamının ne olduğunu ve blogun ne amaçla kullanıldığını az ve öz olarak anlatmaya çalışmıştım. Bu yazımda ise blog yazmaya yeni başlayacaklar için blog ve blog açma ile ilgili bazı temel bilgiler anlatacağım.


Blog Açmaya Başlamadan Önce :
Blog açmaya başlamadan önce nasıl bir blog açmayı ve hangi konu veya konularda yazılar yazacağınıza dair kafanızda bir taslak oluşturun. Daha sonra bu kafanızda oluşturmuş olduğunuz taslağı bir kağıda dökerek adım adım uygulamaya başlayın. Alt kısımda oluşturmuş olduğum örnek adımları da izleyebilirsiniz. Bu adımları uygulamasanız da olur. Fakat iyi bir blog oluşturma ve iyi bir blog yazarı olmak için herşeyinizi planlı ve programlı bir şekilde yapmalısınız. Planlı ve programlı olduğunuz takdirde iyi bir blog sahibi ve iyi bir blog yazarı olabilirsiniz.

Adımlar :
1 - Konu Seçimi
2 - Blog İsmi - Başlığı Belirleme
3 - Blog Açma (Domain, Hosting, Ücretsiz Popüler Blog Servisleri)
4 - Blog Görünümü (Tasarım - Tema) Seçimi
5 - İlk Yazı

Konu Seçimi
Blog açmadan önce hangi konu ve konular altında yazılar yazacağınızı belirleyin. Hobileriniz, kişisel veya güncel konular hakkında düşünceleriniz, bilgi ve deneyim sahibi olduğunuz bilgisayar veya diğer konular ile ilgili veya bunların dışında kendinize en uygun olan bir konuyu seçiniz.

Blog İsmi - Başlığı Belirleme
Konunuzu belirledikten sonra blog açmadan önce öncelikle bir blog ismi bulmalısınız. İlk bakışta zor gelebilir. Fakat biraz düşündükten sonra güzel fikirler ortaya çıkarabilirsiniz. Örneğin kendi isminiz ve soyisminiz olabilir veya hoşunuza giden bir kaç kelime ya da kelimelerden farklı şeyler üreterek bulabilirsiniz. İsminiz dışında bir isim düşünüyorsanuz ve bilgi sahibi olduğunuz bir konuda yazılar yazacaksanız eğer bulduğunuz isim de o konuyla alakalı olmasında fayda var. Örneğin "Mehmet'in Web Dünyası" gibi.

Blog Açma (Domain, Hosting, Ücretsiz Popüler Blog Servisleri)
Konu ve blog ismi belirledikten sonra artık blog açabilirsiniz. Eğer ücretli yani siteismi.com gibi bir blog açmayı düşünüyorsanız alanadı(domain) ve bu alanadınızda dosya barındırmak için ayrıca host almalısınız.

Alanadı(Domain) : Website adresinin ismidir. Örneğin orneksite.com gibi. Uzantılar farklı olabilir (net, org vs gibi). Fiyat aralığı domain ve host şirketlerine ayrıca domain uzantılara göre değişmektedir. Tahmini 15-25 TL arasındadır.

Hosting : Hosting kelime anlamı olarak "barındırma" demektir. Yani sitenizde bulunan materyallerin depolanacağı yerdir. Sitenizin kurulum dosyaları, resim, video, flash veya diğer dosyalardır. Bunun fiyatı da barındırma hizmetinin boyutuna göre değişmektedir. Bunu da 25 ile 50 TL arasında kendinize yetecek kadar alabilirsiniz.

Ücretsiz, Kullanımı Kolay, Popüler Blog Servisleri
Eğer bu konularda yeterli bilgi sahibi değilseniz benim görüşüm ücretsiz blog servislerini kullanmanız. Blogger.com, WordPress.com gibi ücretsiz blog sağlayıcılarına kayıt olup kendi blogunuzu kolayca açabilirsiniz. Blogger.com'dan blogismi.blogspot.com, Wordpress'ten ise blogismi.wordpress.com şeklinde blog isminizi alabilirsiniz.

Blog Görünümü (Tasarım - Tema)
Evet konu ve blog açma işlemlerini başarıyla gerçekleştirdiyseniz blogun temel taşlarından birisi olan blog görünümü belirleme ve seçme işlemine geldiniz. Google aracılığı ile kullandığınız blog servisine göre hoşunuza giden bir temayı bulup blogunuza yükleyebilirsiniz. Örneğin Blogger ile bir blog açtıysanız Google'da "blogger temaları, blogger templates", Wordpress alt yapılı bir blog açtıysanız eğer Google'da "wordpress temaları, wordpress themes" kelimelerini kullanarak arama yapıp size uygun görünümü(temayı) bulabilirsiniz. Blogunuz blogger alt yapılı ise css, html ve xml Wordpress alt yapılı ise bu kodlama dillerine ek olarak php'de de kendinizi geliştirerek kendi temanızı düzenleyip, oluşturabilirsiniz.

İlk Yazı
Bu işlemleri gerçekleştirdikten sonra artık blog yazmaya daha doğrusu ilk yazınızı yazmaya başlayabilirsiniz. İlk yazınızda hangi konular ile ilgili yazılar yazacağınızı ve neden blog yazacağınıza dair bir yazı yazabilirsiniz. İyi bloglamlar.

Blog Nedir

Şimdiye kadar blog yazarlarına, blog yazmaya yeni başlayanlara ve blog yazmaya yeni başlayacak olanlar için faydalı yazılar yazmıyordum. Doğruyu söylemek gerekirse bu benim için büyük bir eksiklikti. O kadar zamandır blog yazıyorum ve neden böyle düşünce içerisinde değildim diye düşünüp duruyordum. Aslında yazmamamın, düşünmememin en büyük sebebi blog ve blogculuk hakkında yeteri kadar bilgi ve deneyim sahibi olmayışımdandı. Bu yazım benim için bir başlangıç ve bundan sonraki dönemlerde de blog ve blogculuk ile ilgili faydalı olabilecek yazılar yazmaya çalışacağım.

Blog(Weblog) Nedir ?
İlk zamanlarda web ve log kelimesinin birleşmesiyle oluşan weblog zamanla değişime uğrayarak şimdiki hali olan blog kelimesi ortaya çıkmıştır. Weblog teriminin Türkçe'de ifade edildiği karşılığı Ağ kütüğü(Ağ geçmişi) şeklindedir.

Blog kelimesi her ne kadar Türkçe'de tam bir karşılığı olmasada "günlük" olarak tabir edilmekte. Fakat bu günlük kelimesinin de kullanılması pek doğru bir yaklaşım değildir. Çünkü blog sadece günlük tutmak amaçlı değildir. Günlük kelimesi gün içerisinde oluşan olaylar ve bir kişinin gün içerisinde yaptıklarının, yaşadıklarının bütününü şeklinde ifade eden bir kelimedir. Çünkü kişinin blogu sadece kendisinden ibaret olmayabilir. Bu yüzden de konuşmalarda olsun yazılarda olsun genellikle blog kelimesi doğrudan belirtilmektedir.

Blog genelde bir kişinin veya kişilerin belirli bir konu veya konular hakkında duygu, düşünce, teknik ve deneyimlerini web ortamında yayınlamısıdır. Ayrıca sadece bir kişinin kendisi hakkında hobileri, yaptıkları, yaşadıklarını da yayınlamasıdır. Blogun en temel aracı metin, yazı olmasına karşın fotoğraf veya video ile de belirtilmektedir. Fakat bizim toplumumuzda fotoğraf ve video blog çok fazla yaygınlaşmamıştır. Genelde yabancı toplumlarda, Amerika gibi ülkelerde video blog oldukça yaygınlaşmıştır. Hatta benim görmüş olduğum bazı filmlerde bir karakter gün içerisinde kendi yaşadıklarını video kayıt yaparak bunu video blog şeklinde lanse etmektedir.

Blogger YBB Tema v1

Merhabalar geçen yılın başlarında yapmış olduğum YBB adlı tema'yı paylaşmaya karar verdim. Aslında temanın halen varolduğundan bile haberim yoktu. Çünkü bilgisayara her format atışımda blogger ile ilgili arşivlerim hep giderdi. Fakat bugün arşivimi açıp baktığımda ilk göz ağrım, yorgun ve bitkin saatlerin sonunda ortaya çıkardığım YBB adlı temamın durduğunu farkettim. Ben de öylece boşboş duracağına paylaşayım blogger kullanıcıları tema görsün istedim :)

Temayı kullanırken aslında bırakın temayı paylaşmayı ücretli bile satmayı düşünmemiştim. Ama gelin görün ki temayı yapmamdan kısa bir süre sonra birkaç blogda temamın tam olmasa da bir kısmının kopyalandığını görmüştüm. Size göre belki tema öyle çok ahım şahım süper bir tema değil. Fakat ilk yaptığım temaların içerisinde en çok sevdiğim ve en çok emek verdiğim temalardan birisi o yüzden benim için anlamı çok büyük.

Tema ile ilgili anlatılacak fazla birşey yok aslında. İndireceğiniz dosya içerisinde temada kullanmış olduğum ikonlar, 1 adet logo psd, 1 adet devamı oku psd'si mevcut. Tema ile iligili istek ve düşüncelerinizi konu altında yorum olarak belirtiniz başka türlü isteklere yanıt vermeyeceğim. Temayı paylaşırken aklıma fazla birşey gelmedi onun için tema ile ilgili istekler ve düzenlemeler konusunda ayrı bir konu açıp paylaşabilirim. İyi günlerde kullanın :)

Görünüm


Blogger YBB Tema İndir

Seni Seçtim Avea

3 yıl Turkcell 2 yıl da Vodafone kullanmamın ardından Avea'ya geçiş yaptım ve bir haftadır kullanıyorum. Geçiş işlemi de ne uzunmuş arkadaş tam 5 gün sürdü. Fakat 5 gün boyunca numarayı kullanabiliyormuşuz o yönden iyiydi. Turkcell ilk göz ağrımdı ilk kullanmaya başladığım zamanlar çok iyiydi. Fakat zamanla ipneleşmeye başladı. Vodafone'a geçmeden önceki son zamanlarda dakika başı normalinden 2-3 katı kontör yemeye başlamıştı.

Ben telefonla çok fazla iletişim kuran birisi de değildim aylık konuşmuşluğum en fazla toplam 1 saat attığım mesaj sayısı da 20'yi bile bulmazdı. Bir de doğru dürüst bir mesaj paketi de yoktu. Zaten Vodafone'a geçmemin sebeplerinden biri de buydu. Avea'ya geçmemin sebebi de artık mesaj olayını çok fazla kullanmamam ve Vodafonu'un bana uygun bir konuşma paketinin olmayışı.

Bakalım avea nasılmış bundan sonraki zamanlarda göreceğim. Aldığım paket heryerde reklamını gördüğümüz aylık 19 Liraya Her yöne 500 dk ve 1000 mesaj ayrıca 1GB internet paketi. Sms paketini her ne kadar çok kullanmasam da yine de arada bir lazım olur :) Eğer kampanyada bir değişiklik söz konusu olmassa 25 yaşını doldurana kadar bu paketi kullanacağım. Daha sonra ise nolur artık Allah bilir. Umarım avea hayırlı olur.